Çocuklar Gibi Şendim
Hayatlarında İlk Defa Yazarının Elinden Kitap Aldılar ve Almaya Devam Edecekler.
Mersin İli Mut İlçesinde taşımalı sistemle Kazım Yaprak Ortaöğretim Okulunda öğretim gören öğrencilerin sevinci görülmeye değerdi.
24 Kasım 2021 tarihinde Öğretmenler Günü anısına Mersin - Mut Kazım Yaprak İlköğretim ve Ortaokul’unda merhum sınıf öğretmeni Abdullah Taner anısına öğretmenlik yaptığı okulunun içinde bir kütüphane açılışında duygu yüklü anılara şahitlik etmiştim.
Kütüphanenin açılışında öğrencilere teşvik için yanında getirdiği kitaplarından 10 öğrenciye imzalı kitaplarını hediye etmiş ve en kısa zamanda 10 öğrenciye tekrar kitap hediye edeceği vaadinde bulunmuştum.
23 Aralık 2021 günü Mut Kaymakamı Sayın Batuhan Bingöl, İlçe Milli Eğitim Müdürü Sayın Harun Gergin beyefendilerin bilgileri dâhilinde, Okul Müdürü Sayın Çağlar Sevgi beyin katılımları ile öğrencilere imzalı kitaplarımı teslim ettim.
Hayatlarında ilk defa bizzat kitabın yazarının elinden adlarına imzalanmış kitaplarını alan öğrencilerin sevinçleri görülmeye değer bir kompozisyon sahnesi idi. Her bir kitabın içine dünya düşünürlerinin özlü sözlerini de yazarak, bu özlü sözler hakkında kendi düşüncelerini kaleme almalarını isterken öğrencilerle sanki kırk yıllık arkadaş gibiydik.
İşin en heyecanlı tarafı ise; kitaplarını imzaladığım kalemi hediye etmem anı. Ama soruyu doğru cevaplayan hak ediyor. Doğru cevap çoksa; “Hanya manya kumpanya canım ister dondurma” sayışması ile oluyor.
O an öğrencilerin davranışlarında gördüklerim çok samimi, içten tertemiz duygularla burnumun dibine kadar sokulmaları olmuştur. Yabancı bir yüze, değişik bir ses tonuna hasret gibiydiler. Hemen mesafe kurallarını hatırlatmam inanın pek işe yaramadı. Bunun için elimi çabuk tuttum.
Aralık 2021 başından beri taşımalı sistemle eğitim veren Taşeli Platosunun okullarını geziyorum. Orta ve Lise düzeyli öğrencilerle bir iki saat beraber olma şansını elde ediyorum. Geçenlerde Ermenek Yüksek Okul öğrencileri ile 45 dakikalık bir sohbet etmiştim. Bu uygulamam halen devam etmektedir. Gittiğim okullarda konuştuğumuz ağırlıklı konu Karamanoğulları Devleti ve sınırları oluyor.
Öğrencilerimiz eskisi gibi değil; sorguluyorlar neden, niçin vs. gibi soruları kendi kendilerine sorarak, araştırmaya giriyorlar. Sorular genelde şöyle başlıyor: “Benim araştırdığıma göre……. ….. ; Acaba bu konuda sizin görüşünüz nedir? Öyle enteresan sorular sordular ki, çok hoşuma gitti. Demek ki; çok yakın zamanda Karamanoğulları Devleti üzerinde ki ilgi alaka artacak. Lise öğrencilerinin merakı artmaya başlamış bile.
Onlara şunu söylüyorum; “Herkes biraz ya Karamanlıdır, ya da Karamanoğullarındandır.”
Kitap okumanın bilimsel faydası.
- Eski kitapların kokusu ya da yenisinin kapağındaki çatlaklar gibisi yoktur. Giderek daha fazla insan e-kitap sahibi olsa da, gerçek kitapların henüz hiçbir yere gitmediğini ve okumanın bu faydalarının kalıcı olduğunu söylemek güvenli görünüyor.
- Ünlü Çocuk kitabı yazarı Dr. Seuss’un bir zamanlar yazdığı gibi, “Ne kadar çok okursanız, o kadar çok şey öğreneceksiniz. Ne kadar çok öğrenirseniz, o kadar çok yere gideceksiniz.” İyi bir kitaba dalmak, çok küçük yaşlardan başlayarak bütün bir bilgi dünyasının kapılarını açar. Taşımalı sistemli lise öğrencileri artık e-kitap alışkanlığını elde etmişler.
Alıntı yaptığım kaynaklardan okumaya, araştırmaya meraklı öğrencilerin dikkatini çeken cümleleri şöyle sıralayabilirim.
Bilime göre neden her gün kitap okumalısınız?
- Daha iyi bir kariyer sahibi olma şansınızı artırır.
- Beyninizin egzersiz yaparak güçlenmesini sağlar.
- Stres seviyenizi önemli ölçüde azaltır.
- Liderlik için gereken özellikleri kazanmanızı sağlar.
- Ömrünüzü uzatır.
- Daha yaratıcı ve hızlı kararlar vermenizi sağlar.
- Benzersiz kişiliğinizi oluşturmanızı ve geliştirmenizi sağlar.
- Kitap okuma, alzheimer ile mücadelede en büyük silahınızdır.
- Özgüveninizi artırır.
- İletişim yeteneklerinizi geliştirir.
Taşeli Platosunda ki lise düzeyli okulları – meslek liseleri dâhil – gezmeye devam ediyorum. Özellikle taşımalı sistemle eğitim gören okullar ilk terciğim yönünde. Bunun kendimce tespit ettiğim nedenleri epey çok.
Şerafettin GÜÇ
Not: Fotoğraflar Ahmet Güler