Herkese merhaba umarım keyifler yerinde işler yolundadır. Uzun zamandır kendi içimde düşündüğüm ve dinlediğim bir podcast sayesinde sizlere de bahsetmek istediğim bu konu umarım ilginizi çeker.Hayatta çoğu şeye farklı anlamlar yükleriz. Sevgi, başarı, dostluk, gibi daha bir sürü örnek verebiliriz. Yalnızlıkta bu örneklerden biridir.Kimine göre bir lütuf iken kimine göre ise bir cezadır. Benim içinse lütuf olamayacak kadar kötü, ceza olamayacak kadar iyi bir şeydir.
Hemen hemen çoğumuz yalnız kalmaya cesaret edemeyiz. Yalnız kalmaya cesaret dahi edemezken nasıl olur da bu kadar yalnız hissederiz? Peki yalnız kalmak ve yalnız hissetmek arasındaki farklar nedir? Bugün dilimin döndüğünce ve bencelerimle sizlere bunları açıklamaya çalışacağım.Biz insanların yalnız kalmaya ihtiyacı olduğunu düşünürüm. Nedeni ise düşüncelerimizle başbaşa kalabilmek. Genelde baş başa kalmamız gereken düşünceler canımızı sıkan moralimizi bozan hatta ve hatta bizi üzen şeylerdir. Bu düşüncelerle başbaşa kalmak rutinimizi bozabilirken ya da bir süre aksatmamıza sebep olabilirken biz bunların olmaması için düşünceler zihnimize intikal ettiği anda deyimi yerindeyse halı altına süpürürüz. Bizler farkına varmadan bu düşünceler bizi yer bazen de bizi hasta eder.Hasta olmamak için düşüncelerimizle başbaşa kalmalı, onlara kulak vermeliyiz.
Gelelim diğer bir mesele yalnız hissetmeye... Hepimiz günün belli saatlerinde toplum içinde olmak durumdayız. Özellikle de bu durumda kalınan zamanlarda hissettiğimiz yalnızlık katsayısı artıyor. Peki neden? Çünkü hayat hepimize farklı bir nehir olarak akıyor bu nehirde küçük kulaçlarımızla yüzmeye çalışıyoruz. Hayatın bu telaşına kapılıp giderken yanı başımızdakine içten bir şekilde "ya sen nasılsın" demeyi akıl etmiyoruz. Tabi ki ben diyorum diyenler vardır ama altını çizmek isterim ki içtenlikte sormaktan bahsediyorum. Hayat herkese farklı ritimde bir şarkı söylerken bizler kendi kendimizi mutlu edebilmeyi,kendimizin en yakın arkadaşı olmamız gerektiğini öğretiyor. Çünkü başına ne gelmiş olursa olsun senin yanına yine sen varsın. Güzel bir alıntı yaparak yazımı bitirmek istiyorum. Buraya kadar okuduğunuz için teşekkür eder Mut'lu günler dilerim.
Yalnızlığımın ötesinde başka bir yalnızlık var; yalnızlığımın yalnızlığı kalabalık bir pazaryeri, sessizliğim seslerin tantanası...
Halil Cibran